hasır

hasır
阿́
is. 席子, 编织物: Çınarın altına bir hasır sererek uzandı. 他在法国梧桐树下铺了一张席子, 躺在上面。
s. 编织而成的: \hasır sandalye 藤椅 \hasır şapka 草帽 \hasır yaygı 席子
-i \hasır altı etmek 使束之高阁, 搁置 \hasır altı olmak 被搁置, 被束之高阁 \hasır etmek 俚́ 扒窃, 盗窃, 偷窃 \hasır gibi serilmek 满地皆是: Dut hasır gibi serildi. 桑椹落得满地皆是。\hasır olmak 俚́ (体育比赛)输, 失败 \hasıra sarılmak 俚́ 无所事事, 游手好闲; 轧床板, 撂挑子, 躺倒不干 \hasıra sarmak 俚́ 扒窃, 盗窃, 偷窃 \hasıra yatmak 俚́ 1) 无所事事, 游手好闲; 轧床板, 撂挑子, 躺倒不干 2) 在体育比赛中因为怕受伤而不积极

Türkçe-Çince Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • hasır — 1. is., srı, esk., Ar. ḥaṣr Ayırma, bir şeyi özgü kılma Birleşik Sözler hasretmek hasrolunmak 2. is., Ar. ḥaṣīr 1) Saz, kabuk, yaprak vb. bir bitki maddesiyle örülmüş taban veya tavan örtüsü 2) sf. Tamamı veya bir bölümü böyle bir örgüden… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • haşir — is., şri, esk., Ar. ḥaşr 1) Toplanma, bir araya gelme 2) din b. Kıyamet gününde ölülerin diriltilip mahşere çıkarılması Haşre kadar beklesen bu iş olmaz. Birleşik Sözler haşir neşir …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hasîr — (A.) [ ﺮﻴﺼﺣ ] hasır …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • HÂŞİR — Haşreden, toplayan. Cem eden. * Hz. Peygamber in (A.S.M.) bir ismi. Haşir meydanında bütün insanlar mübarek izlerinde haşr olup toplanacaklarından Delâil i Hayrat ta bu isimle mezkurdur. (Bak: Haşr …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • haşir neşir — is. Kaynaşma, bir arada olma Çocukluğum, doğayla haşir neşir, mutlu bir çocuk olarak geçmişti. C. Uçuk Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller haşir neşir etmek haşir neşir olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hasır çelik — is., ği, mim. İnşaatlarda düz yüzeylere atılacak betonun içine konulan, hasır biçiminde örülmüş malzeme, hasır demir …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hasır otu — is., bit. b. Hasır otugillerden, bataklıklarda yetişen düz, ince uzun ve dayanıklı olan yaprakları kıtık yapmaya, hasır ve zembil örmeye yarayan bir saz, su kamışı, kofa, kiliz (Typha) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • haşır haşır — zf. Haşır huşur …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • haşır huşur — zf. Sert ve kuru şeyler haşırdayarak, haşırtılı ses çıkararak, haşır haşır …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hasır demir — is., mim. Hasır çelik …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hasır otugiller — is., ç., bit. b. Su kıyılarında yetişen, örneği hasır otu olan bir bitki familyası …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”